
Favonius Şövalyeleri içinde Büyük Kumandan Vekili Jean’in en güvenilir yardımcısıdır.
Her türlü karmaşık durumu çözebileceğinden emin olabilirsin.
Mondstadt’ta herkes Kaeya’yı sever ama kimse bu zeki ve büyüleyici şövalyenin sakladığı sırları bilmez.Resmi Website'deki Açıklamadan[1]
Kişilik[]
Favonius Şövalyelerinde başarılı bir kılıç ustası ve stratejik düşünür. Mondstadt'ın ötesinden geldiği söylenir.
Oyun içi karakter özellikleri ve profil sayfası yazısı
Kaeya dışa dönük, öz güvenli ve drama kabiliyeti yüksek çekici birisidir. Bazen çok rahat hatta tembel olarak görülse de o işini her zaman ciddiye alır. Mondstadt’ta yaşlılar arasında şaşırtıcı bir şekilde popülerdir. Hatta “en iyi damat adayı” ünvanına sahiptir. Kararlılığı, karizması ona Mondstadt’taki insanların hayranlığını, sevgisini ve saygısını kazandırdı fakat aynı zamanda insanları kışkırtmaya olan düşkünlüğü aynı insanları çileden çıkardı.
Karşısındaki insanlara küstahça yalanlar söyleyip onları ikna ederek işini yapmaktan zevk alıyor gibi görünse de bu onun Favounius Şövalyeleri içerisindeki rolüne hizmet eder. Kendini “karakter sorunları olan anti-kahraman”[2] olarak ilan eder. Her şey istediği gibi sonuçlandığı sürece ne yaptığı pek de umurunda olmaz. Muhbiri Vile’ye göre diğer insanların ailelerini tehdit edenlerle çalışmayı reddeder ve bu tür kişilerin “avlanıp yok edilmesi” gerektiğine inanır.
Kaeya ister düşmanı ister dostu olsun insanları yoğun stres altına sokup onları inandıkları değerlerle sınamayı sever. Onunla savaşa dalmak üzereyken yoldaşlarının yüz ifadelerindeki tereddüdü ve onunla karşılaşan düşmanlarının yüzlerindeki korku dolu ifadeyi seyretmekten zevk alır.
Dışa dönük olmasına karşın Gezgin, Kaeya’nın yalnızlıkla boğuştuğunu gözlemler. Bununla yüzleştirildiğinde ustaca konuyu değiştirir. [3] Gezgin’e sık sık onunla konuşabileceğini söyler, onları birlikte vakit geçirmeye çağırır ve ısrarla (bazen aşırı) yardım teklif eder. Gezgin gitmek zorunda olduğunda ses tonundan hayal kırıklığını anlamak zor değildir. Bu onun yardımseverliğine ve yalnız kalmaktan hoşlanmadığına işaret eder.
Alkolün tadına önem verir ve müsait olduğu zamanlarda genellikle içer. Üzüm suyundan nefret eder, ona göre üzüm suyu içenler sabırsızdır ve asıl şeyi kaçırırlar fakat yine de yaşı yetmeyenlerin alkol içememesini anlar. Gezgin onun bu içme alışkanlığının bir tür baş etme yöntemi olduğunu düşünür.[4] Rosaria da Kaeya’nın alkollüyken yüzünün kaydığını belirtir.[5]
Karakter hikâyeleri[]
Karakter ayrıntıları
Kaeya Alberich, ünlü şarap imparatoru Ragnvindr Ailesinin evlatlık oğludur.
Diluc Ragnvindr'a en son "kardeşim" dediğinden bu yana uzun zaman geçti.
Kaeya şu an için Favonius Şövalyelerinin Süvari Yüzbaşılığı görevinde ve Jean'in güvendiği kişilerden biri.
Genellikle Mondstadt'ın yakınlarında meydana gelen her olayı Kaeya çözer.
Karakter hikâyesi 1
Arkadaşlık Sv. 2
Kaeya'yı bulmak istiyorsan Şövalyelerin Karargahını ziyaret etmek yerine geceleri hanlara gitmelisin.
Kaeya'yı sık sık barda insanlarla dedikodu yaparken ve Mondstadt'ın ünlü Ölümün Kıyısında içeceğini yudumlarken görebilirsin.
Kaeya şaşırtıcı bir şekilde Mondstadt'ın yaşlıları arasında popülerdir. Hatta "torunlar için baş damat adayı" ünvanını kazanmıştır.
Kaeya gibi muzip, sevecen ve şarap düşkünü birinin nasıl Favonius Şövalyelerinin Süvari Yüzbaşısı olduğunu hayal etmek zor.
Kaeya'nın içki arkadaşları çoğu zaman avcılar ve haydutlardır. En başta ona temkinli yaklaşsalar da Kaeya'nın tatlı dili bir şekilde hepsinin dilini çözer ve ona nihayet bilmek istediği her şeyi söylerler.
Kaeya'ya ne anlattıklarına bağlı olarak geceleri kontrolsüz bir kabusa dönüşebilir ya da zararsız şakalaşmalarla devam eder.
"Herkesin bir sırrı vardır ama bununla ne yapacağını herkes bilmez."
Kaeya her zamanki kibirli sırıtışıyla böyle der.
Karakter hikâyesi 2
Arkadaşlık Sv. 3
"Adalet mutlak bir ilke değildir. Güç ve strateji arasındaki ince denge kurulduğunda ortaya çıkan sonuçtur. Nasıl yapılacağına gelince... Bu konuyu çok kafana takma."
Kaeya bir keresinde Büyük Kumandan Varka'nın önünde bu sözleri söylemişti.
Her şey sonunda istediği gibi gittiği sürece Kaeya bunu hangi yolla başardığını pek önemsemez.
Bu umursamaz tavır Kaeya'yı çok iyi tanımlar.
Ölümün Kıyısında içkisinin ağızda bıraktığı çılgın ve patlayıcı tattan çok da farklı değildir aslında.
Gerçi bu pervasız yaklaşımının tartışmalara yol açmadığı söylenemez.
Kaeya, bir keresinde bir haydut liderini kendisiyle yüzleşmeye zorlamak amacıyla antik bir harabedeki Harabe Muhafızını rakibinin icabına bakması yönünde hareket geçirdi ve bu süreçte kendi adamlarını riske attı.
Bu gibi zamanlarda Kaeya'ya güvenen Jean bile hoşnutsuzluğunu gizleyemez.
Tabii ki bu Kaeya'yı çok da rahatsız etmez. Tam aksine insanları zor kararlar vermeye zorlamaktan keyif alır.
Tıpkı karşısındaki düşmanların korkulu bakışlarını görmekten zevk duyduğu gibi, onunla savaşa atılmadan önce arkadaşlarının gözlerindeki tereddüdü görmekten de zevk duyar.
Karakter hikâyesi 3
Arkadaşlık Sv. 4
Mondstadt'ta gelişen şarapçılık faaliyetleri yıllar boyunca bölgenin refahına katkıda bulunmuştur. Bu refah seviyesi genellikle açgözlü haydutların ve bölgedeki canavarların ilgisini cezbeder.
Bunlar gölgelerde saklanan farklı topluluklardan oluşur ve geçmişleri, amaçları, bağlı oldukları gruplar çok çeşitli ve karmaşıktır.
Kaeya Mondstadt'a yönelik bu tehditle yalnızca kılıcını değil aynı zamanda aklını ve ince zekasını kullanarak mücadele eder.
Bir zamanlar genç bir şövalye yıllarını Mondstadt ve çevresindeki tehditleri incelemeye adamış, sonunda şaşırtıcı bir sonuca varmıştı:
Ölümün Kıyısında stoku bittiğinde şehrin içinde ve dışında bildirilen olayların sayısı önemli ölçüde azalıyor, Ölümün Kıyısında tekrar piyasaya girene kadar da bu durum aynen devam ediyordu...
Genç şövalye tavsiye için bulgularını Süvari Yüzbaşı Kaeya'ya gösterdi.
Kaeya alaycı bir gülümsemeyle, "Çok ilginç. Bunu inceleyeceğim." diye cevapladı.
Karakter hikâyesi 4
Arkadaşlık Sv. 5
Kaeya genellikle herkesle rahatça sohbet eder. Konuşmaktan kaçındığı tek konu geçmişidir.
Kaeya'nın geçmişine dair bilgi talep eden kişi Büyük Kumandan olsa bile konuyu saptırır ve pek anlam ifade etmeyen boş cevaplar verirdi.
"On yıl önce yaz sonu bir öğleden sonra babamla Şafak Şaraphanesinden geçtik."
"Yolda içmemiz için üzüm suyu alacağım." dedi ve bir daha dönmedi.
"Usta Crepus beni içeri kabul etmeseydi o gece fırtınayı atlatabileceğimi sanmıyorum."
Kaeya'nın bu soğukkanlı açıklamasının ardında, dikkatle uydurulmuş bir yalan saklıdır.
Kaeya o öğleden sonra olanlar hakkında kimseye gerçeği söylemedi.
"Bu senin şansın. Sen bizim son umudumuzsun."
Kaeya'nın babası oğlunun omuzlarını sıkarken gözünün ucuyla çok uzaktaki bir yere baktı.
Ufkun diğer tarafında memleketleri Khaenri'ah duruyordu.
Kaeya, bu sözleri söylerken babasının gözlerinde canlanan hem umut hem de nefret dolu bakışları asla unutmadı.
Karakter hikâyesi 5
Arkadaşlık Sv. 6
Çoğu vatandaş birkaç yıl önce Mondstadt'ın en yakışıklı delikanlıları olan ikiliyi hâlâ hatırlar.
Bunlardan birisi daima kendine güvenen duruşuyla samimi bir şekilde gülümseyen ve çevik bir kılıç ustası olan Diluc'tu.
Diğeriyse tuhaf biri olarak bilinen Kaeya'ydı. Diluc'un dostu, destekçisi ve fikirlerini danıştığı kişiydi. Karşısına çıkan her zorluğun kolaylıkla üstesinden gelmesini sağlardı.
Neredeyse ikiz gibilerdi. Hiçbir söz söylemeden birbirlerinin ne düşündüğünü ve ne istediğini bilir, gece gündüz Mondstadt'ı korurlardı.
Ta ki o vahim güne kadar... Diluc'un eşlik ettiği konvoya kocaman bir canavarın saldırdığı o gün Kaeya'nın hafızasına bir çivi gibi çakılmıştır.
O an Kaeya'nın, görevinde ilk ve son kez başarısız oluşuydu.
Kaeya sonunda Diluc'a ulaştığında her şey sona ermişti.
Babalarının saldırıyı savuşturmak için kullandığı güç geri tepip canını almıştı.
Kaeya ve Diluc tanık oldukları olayın şokuyla bir şövalyeye yakışmayan bir şekilde soğukkanlılıklarını yitirdiler.
"Demek ki Usta Crepus gibi birisi bile böyle tehlikeli ve kötü bir güce yenik düşebiliyormuş..."
Kaeya'nın aklından tekinsiz düşünceler geçse de sırıtmakla yetindi:
"Bu dünya gerçekten de... büyüleyici."
Bu sırada babaları kanlar içinde yerde yatıyordu. O gece iki oğlanın yolları ayrıldı.
Liste
Arkadaşlık Sv. 4
"Angelos'un Maceraları" adlı kitabın sayfaları arasında Favonius Şövalyelerinin resmî antetli kağıdı üzerine yazılmış bir isim listesi vardır.
Bu liste, şehirdeki ve çevresindeki haydutların yanı sıra paralı askerlere ve orta ile üst düzey Hazine Avcısı üyelerine ait detaylı bilgileri içerir. Her maddede isim, konum, faaliyet alanı ve kişisel bilgiler yer alır.
Daire içine alınmış yaklaşık bir düzine ismin yanında da bir not bulunur: "Yoksa hayat çok sıkıcı olurdu."
Bu konuda soru sorulduğunda Kaeya, "Herhalde içkiyi fazla kaçırıp birtakım saçmalıklar yazmış olmalıyım." diye yanıtlar.
İçinden bir ses Kaeya'nın bu listeyi görmene kasten izin verdiğini söylüyor ama bunu kanıtlamanın imkanı yok.
Önsezi
Arkadaşlık Sv. 6
Kaeya Alberich'in Önsezisini aldığı gece Mondstadt'ta şiddetli yağmur yağıyordu.
O günün sabahı Crepus Ragnvindr Sanrının gücünü kullanmış ve bunun geri tepmesiyle kendi gücünün kurbanı olmuştu. Diluc Ragnvindr, babasını dayanılmaz acıdan kurtarmak için onun canını aldı.
Kaeya Diluc'un evlatlık kardeşiydi ve daima onun yanında olmuştu ama bu olayda baba ile oğlun paylaştığı son anlara katılmamayı tercih etti.
O gece Mondstadt'ta bastıran şiddetli yağmur, gökyüzünün Usta Crepus'un ölümüne duyduğu üzüntünün bir işareti gibiydi.
Kaeya kendisi hakkındaki bir gerçeği tüm dünyadan saklamıştı. Aslında Khaenri'ah'nın çıkarlarına hizmet etmek üzere Mondstadt'a yerleştirilmiş bir ajandı. Babası görevini tamamlaması için onu bu garip ve bilinmedik ülkede terk etmişti. Usta Crepus ve Mondstadt halkı ise onu bulduklarında içtenlikle bağırlarına basmıştı.
Khaenri'ah ve Mondstadt arasında savaş çıkarsa hangi tarafı seçmeliydi? Kime yardım etmeliydi? Kendisini insafsızca terk eden öz babasını mı yoksa onu seven ve yetiştiren evlatlık alan babasını mı?
Gerçek ve mutluluk arasında imkansız bir tercih yapmak zorunda kalan ve sadakat ve vazife gibi birbirine zıt hisler arasında kalan Kaeya, uzun süre bu cevabını bulması imkansız olan soruları düşündü.
Oysa şimdi, Crepus'un ölümü bu hassas dengeyi bozmuştu. Kaeya sonunda kendini özgür hissetse de aynı zamanda verdiği bencilce tepkiden utanıyordu. Evlatlık çocuğu olarak Crepus'u kurtarmalıydı ama bunun için çok geç kalmıştı. Kardeşi olarak Diluc'un acısını paylaşmalıydı ama babası yerde ölü halde yatarken o eski komployu düşünerek kardeşinin arkasında hareketsiz durmuştu.
Kaeya vicdan azabıyla Diluc'un kapısını çaldı. Yağmur yağarken sır perdesi aralandı ve tüm yalanlar ortaya çıktı. Kaeya sonunda gerçeği itiraf etti.
Diluc'un öfkeleneceğini tahmin etmişti. Kardeşler kılıçlarını çektiler ve bu kez birbirlerine doğrulttular. Kaeya yalanlarla dolu bir hayat yaşayarak zaten cezasını çektiğini düşünüyordu.
İkili kılıçlarını çarpıştırırken Kaeya içinde büyük bir element gücünün yükseldiğini hissetti. Yıllarca kardeşinin gölgesinde kaldıktan sonra şimdi ilk defa gerçek kimliğini göstererek kardeşiyle yüzleşiyordu.
Oldukça soğuk ve sert bir element enerjisi kılıcının ucundan sıçrayarak Diluc'un kızgın alevleriyle çarpıştı. Kızıl ateşin ve mavi buzun çarpışması aniden bir hava girdabı oluşturarak ikisini birden sersemletti. Kaeya'nın Önsezisi işte böyle uğursuz bir anda belirmişti.
O günden sonra Kaeya ile Diluc yollarını ayırdı. Kaeya Önsezisinin kökeninden hiç bahsetmediği gibi bu yaşananlar hakkında da asla konuşmadı.
Sıkı bir mücadelenin yadigarı ve gerçeği bütün çıplaklığıyla anlatmasının ödülü olan bu Önsezi, Kaeya'ya yaşamının geri kalanını sakladığı yalanların ağır yükü altında geçirmesi gerektiğini anımsatıyor.
İsim kartı[]
Takımyıldızı[]
Görevler ve etkinlikler[]
Bahsetmeler[]
Hikayeler
Karakter | Hikayeler |
---|---|
Replikler
Karakter | Replikler |
---|---|
| |
| |
| |
| |
| |
|
Postalar
Gönderen | Postalar |
---|---|
|
Posta[]
- Doğum günü/Kaeya
Eğlenceli bilgiler[]
- Kaeya’nın favori şarabı “Death After Noon”dur ve oldukça serttir.
- Mondstatlılar Diluc ile uğraşmaktansa Kaeya ile uğraşmayı tercih eder.
- Cat’s Tail’in patronu Margaret, Kaeya’nın espri anlayışını eğlenceli bulur.
- Bennet her şeyi bilen alim ağabeyi Kaeya’ya sonuna kadar güvenir.
- Flora, Kaeya’nın inanılmaz derecede “derin” olan gözlerini sever.
- “Trusty Portable Lamp (Güvenilir Portatif Lamba)” eşyasının açıklamasında Kaeya’dan bahsedilir.
Etimoloji[]
- Kaeya’nın soy adı olan “Alberich” Almancadır ve “doğaüstü varlıkların hükümdarı” anlamına gelir. Alman destanında Alberich, Nibelüngen hazinesini koruyan cücenin adıdır.
- Alberich’in oğlu Hagen, kurnazlığı ve tek gözlü olmasıyla Kaeya’ya oldukça benzer.
Kaynakça[]
- ↑ Genshin Impact Resmi Websitesi, Kaeya
- ↑ Manga Chapter 2: Flame Born (Part 1), pg. 2
- ↑ Kaeya's Voice-Overs: Kaeya's Troubles
- ↑ Kaeya's Companion dialogue
- ↑ Rosaria's Voice-Overs: About Kaeya
Gezinti[]
|