Cömert Mürekkep Şişesi Yankılı Ormanda Gece Fısıltısı setinde bir yadigardır.
Açıklama[]
...
Küçük kız okumaya devam ederken Turta gelip yanına sokuldu.
Sonraki sayfayı çevirdi...
Genç kız, annesinin öldüğünü öğreneli uzun zaman olmuştu. Memleketine uzun süre sonra ilk defa döndüğünde gerek yabancı gerek tanıdık herkes, kıza karşı kibar ve samimi davranıyordu.
"Her şey istediğin gibi işte, keşke bir kez daha gülsen."
Konuşan genç adam daha önce gördüğü biriydi, belki pek çok müridinden biriydi.
"Annem haklıymış, acınası bir çocuğum ben. Bu korkunç lanet yüzünden asla mutlu olamayacağım."
"Aa! Bu kadar fedakarlık gerektiren bir hediyeye lanet mi diyorsun gerçekten? Unutma, bir cadıyla yapılan anlaşma karşılığında alındı bu, sırf bir fedakarlık yapıldığı için! O senden buna karşılık herhangi bir şey istemeyi düşünmedi bile. Dünyada bundan büyük sevgi olur mu?"
"O halde kendisi mutlu olmayı benden daha iyi biliyor herhalde." dedi kız. "Her şeyin sana ücretsiz verildiği, asla bedel ödemediğin bir hayatın değeri var mıdır ki? Dünyadaki en değersiz şeyler, kimsenin ihtiyaç duymadığı şeylerdir. Belki benim varlığıma da ihtiyaç duyulmuyordur."
"Hayır, hiç de bile... Yaşamalısın! En azından ben böyle düşünüyorum."
"Ne istiyorsun o zaman benden? Senin için yapabileceğim bir şey varsa..."
Genç adam utandı.
Genç kız inanılmaz hayal kırıklığına uğramıştı. Yankılı Ormanda cadının evine gidip bu laneti bozmanın bir yolunu bulmaya karar verdi.
Kızı durdurmak isteyen genç adam, cadıdan ödünç aldığı büyülü aynayı çıkardı.
"Büyünün sana hediye ettiği şans elinden alınırsa..."
Kız, şansı tükendiğinde onu bekleyen olayları gördü. Tüm servetini kaybettiğini, zarar verdiği kişilerin artık neşe içinde güldüğünü ve onu affetmek yerine gözlerini devirip onu azarladığını gördü. Artık insanlar yoktu etrafında, büyük bir balo sona ermiş gibi çekip gitmişlerdi. Kız yine gezmeye devam ediyordu fakat artık kimse onun yolculuğuyla ilgilenmiyordu. Rüzgar tarafından savrulduğunu, yağmurda düştüğünü, o sırada çocukların gülüp onunla alay ettiğini gördü. Aldığı tüm hediyelerin bedelinin on katını, yüz katını ödemesi gerektiğini gördü.
Henüz hiç adım atmamış olmasına rağmen aynada gördüğü her şey bir bir başına geliyormuş gibi hissetti. Hayatının, kendisini yok etmek için planlanmış sonsuz bir eziyet haline geldiğini gördü.
"Sevin işte! Büyünün sana verdiği talih henüz terk etmedi seni, kimse gülmeyecek zayıflığına."
...
Diğer diller[]
Dil | Resmî Adlandırma |
---|---|
![]() | Cömert Mürekkep Şişesi |
![]() | Magnanimous Ink Bottle |
![]() (Basitleştirilmiş) | 慷慨的墨水瓶 |
![]() (Geleneksel) | 慷慨的墨水瓶 |
![]() | 寛容なインク壺 Kan'you-na Inku Tsuba |
![]() | 아낌없는 잉크병 Akkimeomneun Ingkeubyeong |
![]() | Tintero de la Magnanimidad |
![]() | Bouteille d'encre de magnanimité |
![]() | Великодушная чернильница Velikodushnaya chernil'nitsa |
![]() | Magnanimous Ink Bottle |
![]() | Lọ Mực Khảng Khái |
![]() | Großzügiges Tintenfass |
![]() | Magnanimous Ink Bottle |
![]() | Garrafa Cheia de Nanquim |
![]() | Calamaio magnanimo |
Güncelleme geçmişi[]
Gezinti[]
|